Bingöl Erdumlu / KARA OPERASYON NEDİR?

“Kara Operasyon” Vikipedia’da: “Bir devlet, devlet kurumu ya da askeri bir örgüt tarafından yapılan bir gizli operasyondur. Bir kara operasyon ile sadece gizli operasyon arasındaki başlıca fark, bir kara operasyonun; arkasında olanı saklayacak ya da bir başka kurumu yapılan eylemden sorumlu gösterecek şekilde önemli derecede aldatma unsuru içermesidir…” diye tanımlanıyor.

Bu tip operasyonun ustaları tabii ki CIA, FBI, MI6, MOSSAD… Tipik örnekleri ise; Kennedy cinayetlerinde Sovyetler Birliği’ne gidip gelmiş birisinin ve Filistinli bir göçmenin öne sürülmesi, Reichstag yangınının faili olarak bir “solcu”nun yakalanması, Aldo Moro’nun katillerinin “sol” bir örgütten olması,vb..

Türkiye’de de Kara Operasyon örneklerine hiç yabancı değiliz: 6-7 Eylül olaylarını Selanik’te Türk devletinin gizli bir ajanı tarafından ‘Atatürk’ün evine bomba atıldı’ denilerek başlatılması, Maraş’ta Hamit Fendoğlu’nun öldürülmesi, 1 Mayıs 77’de solun iç çatışmasının ön plana çıkarılıp esas failler CIA ve Kontr-Gerilla’nın gözden saklanması, son dönemlerde 2 polisin evlerinde enselerine kurşun sıkılarak öldürülmeleri vb., bunlar arasında sayılabilir.

Kara Operasyon yapabilmek için “düşman” örgütler içine sızmak, provokatörler yerleştirmek yaşamsal önemde. İktidardakiler “PKK, ISID,
DHKP-C…” diye sıralarken, bu konuda ellerinden gelenin azamisini yaptıklarından hiç şüphe etmemek gerekir. Fuat Avni’nin bu konudaki iddialarının da ötesinde; birkaç sene önce, KCK tutuklamaları sırasında orta düzey yönetici konumuna gelmiş kimilerinin savcılıktan MİT hüviyetlerini göstererek nasıl ellerini kollarını sallayarak çıkıp gittikleri hatırlardadır.

Adıyaman’da ISID’e yönlendirileler arasında Kürt ve Alevi kökenli gençler de var. Canlı bomba ve eylemci olarak da daha sonra bu kişiler Kara Operasyonlar’ın ideal malzemesini oluşturuyorlar. Diyarbakır mitinginin bombalanmasından sonra yakalanan eylemci, kendisine eylem emrinin Serdar ismindeki daha üst düzeydeki biri tarafından verildiğini, buna itiraz ettiğini ancak Serdar’ın tehdit ederek, eylemi yapmaya zorladığını ifadesinde söylemişti. Tabii bu Serdar, irtibat kurduğu miting alanındaki seyyar satıcı ve diğerleri hiç araştırılmadı, ortaya çıkarılmadı.
İktidarın Ankara Katliamı’nı PKK’nınüstüne yıkmaya çalışması, tam da bu Kara Operasyon’un amaçına uygun, hiç şaşırtıcı değil. “Tek Taraflı Ateşkes Kararı” çok sevindirici olan örgüt kırmızı çizgilerinde çok daha net ve kesin olursa bu tip “melun” tertipleri daha baştan engellemek ve boşa çıkarmak da daha kolay olacak.

Hakkında Gün Zileli

Okunası

Fikret Başkaya / Büyüme Değil (Küçülme)

“Sınırlı bir dünyada sınırsız büyümenin mümkün olduğuna inanan, deli değilse iktisatçıdır”                                                                                                           Kenneth Boulding Ekonomik …