Telekomünikasyon işkolunda örgütlü ve yetkisi bulunan bir sendika, (Haber-iş) 1 Mart 2021 tarihinde imzalamış olduğu iki yıllık toplu sözleşme kapsamında; kabaca, birinci altı ay için 850 TL seyyanen, ikinci altı ay için yine seyyanen 450 TL, ikinci yıl birinci altı ay %5,5,  ikinci yıl son altı ay için ise yine %5,5 lik zamlar ve diğer fazla çalışma gıda ve kıyafet hakları için de iyileştirmeler almıştır. Fakat bu süreç içerisinde artan enflasyon ortamında TL daki olağanüstü değer kaybıyla toplu sözleşmede alınan enflasyon farkları etkisiz kalmıştır. Aynı şekilde asgari ücretlilere yapılan iyileştirmeler esas alınarak, yetkili sendika işverenden iyileştirme talepleriyle, asgari ücrete yapılan arttırıma yakın bir iyileştirme almıştır. Enflasyonda reel durum yükselişe devam ederken, resmi rakamlar giderek düzeltmelere maruz kalmaktadır. Telekomünikasyon çalışanları, toplu sözleşmenin enflasyon farkını karşılamadığı haklı gerekçesiyle bu iyileştirmelerin de kendilerine uygulanmasını doğal olarak talep etmektedir.

Görüşmeler sürerken, Hak-iş Federasyonu’na bağlı Öz İletişim Sendikası üye toplamaya başlamıştır. İşkolundaki yetkili sendika (Türk-İş Federasyonu’na bağlı Haber-iş) işverenden ikinci iyileştirme için olumlu sonuç alamadığı için üye kaybettiği halde süreç hakkında işçileri doğrudan bilgilendirip üye sayısını korumaya yönelik ciddi bir çalışma yapmamıştır. Son olarak yıl sonu kümülatif vergi matrahlarındaki artışların da etkisiyle çıplak maaş ödemelerinden memnuniyeti iyice kaybolan çalışanların, yetkili sendikadan ayrılıp diğer sendikaya geçişi hızlanmıştır.

Bu arada, mevcut sendika (Haber-İş) işverenden tekrar görüşme için tarih almış ve üyelerini süreci beklemeleri yönünde uyarmıştır. 28.2.2023 tarihinde mevcut toplu sözleşme de bitecektir. Haber-iş Eylül 22 için işverenle bir görüşme randevusu daha almıştır. Hak-İş’in üye kazanması Haber-İş’i harekete geçirmiş görünmektedir.

İşyerinde Hak-İş’e bağlı Öz İletişim yetki alıp toplu sözleşmeye mi oturacak, yoksa yetkili sendika olan Haber-İş devam mı edecektir? Bu konuda işçiler tereddüt içindedir. Zaman daralıyor, çalışanlar iki sendikaya da bayılıyor değil ama şunun farkındalar: Sendikasız kalmak ikisinden de kötü. İşkolunda Disk’e bağlı bir sendika (İletişim-İş) daha var, o da kış uykusuna devam etmekte. Yetkili sendika ne kadar çabalarsa çabalasın, işçiden kopuk bürokratik yapısı gereği, çalışanın taleplerini ve refleksini doğrudan yansıtamamakta. Yetki peşinde koşan Hak-İş’e bağlı sendika, iktidara yakın olduğu bilinen, genelde işkollarına bundan aldığı destekle girmeye çalışan bir yapıda. Yukarı tükürsen bıyık aşağı tükürsen sakal.

İşçilerin Hak-İş’e kayması desteklenmeli mi, yoksa halihazır sendikanın zemin kaybetmesine destek verilmemeli mi? DİSK’e bağlı sendika aktifleşip işin içine girerse bu kritik durumda işçiler açısından durum daha karmaşıklaşmaz mı? Sendikalar arasındaki rekabet toplu sözleşme öncesi işverene avantaj sağlamaz mı?

Üç seçenekten hangisine gitmeli? Yeni toplu iş sözleşmesine kadar mevcut sendikayla devam edip masadan çıkan sonuca göre karar vermek mi doğru olur, yoksa işyerine adım atan yeni sendikaya destek vermek mi? İşçiler kritik bir karar arifesinde.

Sektörel Bir Durum Paşlaşımı