Gökhan Kaya/Tatava yapma Gün Zileli Kürde oy yok de geç!

 Turnasol adlı siteden alındı.
3 Temmuz 2014 Perşembe
Tatava yapma Gün Zileli Kürde oy yok de geç!
Gün Zileli memleketimizin adı en çok bilinen anarşistlerinden. Eski Aydınlıkçı, hatta zamanında Aydınlık siyasetinin yönetici ekibinden kendisi, kitaplarında uzun uzun anlatıyor o günleri. Kitaplara bakılırsa Gün Zileli Bey Aydınlık geleneğinin içinde bayağı bir pür i pak kalmış, kutluyoruz kendisini. Kolay değil hem yöneticisin, hem bu kadar steril kalmak.

Her neyse kendisi anarşist ama oy kullanma ve seçimlerle çok alakalı.

Hani bu seçimlerde kime oy vereceğiz meselesiyle anarşistlerden alışık olmadığımız kadar çok ilgileniyor.
Geçen seçimlerde ‘Tatava yapma bas geç” deyiverdi. İşi güçlü olduğu yerde MHP’li adaya bile oy veririme getirdi.

İtiraz edenlere, yuh bu kadar olur mu diyenlere de;
“Recep Tayyip Erdoğan diktatörlüğüne karşı olan herkesle ittifak yapalım, RTE’nin meşruluğunun burjuva demokratik sistem içi tek dayanağı seçimlerde aldığı oylardır” şeklinde özetleyebileceğimiz bir cevap verdi.

Geldik şimdi Cumhurbaşkanlığı seçimlerine Gün Zileli şöyle buyurmuş;

“HDP adayı Selahattin Demirtaş. Selahattin Demirtaş, bu hareket içindeki, örneğin Sırrı Sakık, Pervin Buldan gibi adaylarla kıyaslandığında, elbette sola daha sempatik gelecektir ama ne yazık ki, toplumsal muhalefetin (4K diye ifade ettiğimiz, kentlerin – Gezi -, Kürtlerin, Kızılbaşların, Kadınların) ortak adayı olarak görülemez. HDP, böyle bir aday gösterme ferasetini gösteremedi ve sadece kendi adayını ileri sürmekle yetindi. Bu durumda toplumsal muhalefetin topluca Selahattin Demirtaş etrafında birleşmesi ve oy vermesi beklenemez…
Elbette bazı arkadaşlar, oylarını Demirtaş’a vermeyi tercih edeceklerdir. Buna itiraz edecek değiliz. Bana kalırsa, Selahattin Demirtaş’a oy vermekle, birazdan önereceğim boş oy arasında önemli bir fark yoktur.”

Vay arkadaş hayatı sola küfretmekle geçmiş Mansur Yavaş’a oy veririm diyen anarşist Zileli kendisini solcu olarak tanımlayan, özgürlükçü ve demokratik tutumu kamuoyu tarafından her zaman takdir edilmiş Demirtaş’a oy vermezmiş?

Neden? Kapsayıcı değilmiş.

Ben de HDP’nin Batıdaki sosyal demokratlardan da oy alabilecek bir aday göstermesini önermiştim. Fırat’ın batısında Demirtaş’ın Kürt hareketinin temsilcisi olarak görüldüğünü, milliyetçilik duvarına çarpacağını biliyordum. 
Lakin bağzı anarşistlerden, sosyalistlerden bu refleksi beklemiyordum.
Hadi Kemalist teyzeler Kürt diye Demirtaş’a oy vermiyor. Peki Gün Zileli, Demirtaş’a karşı neden Mansur Yavaş ya da Mustafa Sarıgül’e gösterdiği  empatiyi esirgiyor?

Zileli’nin siyasi kimliği Kemalist teyzelerin ötesine uzanamıyor mu? Kürdün solcusu MHP’li Mansur Yavaş’tan daha mı uzak Gün Zileli’ye?

Açık söylemek gerekirse öyle gözüküyor. Seçim de neymiş boykot dese tamam, eyvallah. Ama 30 Mart’taki tutumundan sonra bütün siyasi hayatı demokrasi mücadelesi saflarında geçen Demirtaş’a yönelik bu tavrı insan bir mantığa oturtamıyor.

Ya da oturtuyor. “Tatava yapma Zileli Kürde oy yok de geç” diyesi geliyor insanın.

“Her boş oy, Türkiye’nin devrimci geleneğini temsil eden bir işaret fişeği olacak
”mış, kim bu Zileli’nin devrimciliğinin kapsamına girenler; Emine Ülker Tarhan, İP’liler, TKP’nin iki kanadı… Ama HDP, HDK bileşenleri giremiyor. Devrimcilere bak!

Fark ettiniz mi bilmiyorum. Mevzu seçimler olunca, politik tutumlar olunca Gün Zileli’nin tavrı sürekli ulusalcılarla örtüşüyor. Aydınlıkçılık zehri kolay çıkmıyor mu ne?

Hakkında Gün Zileli

Okunası

Yeni Bir Toplumsal Özgürlük Partisi’ne İhtiyaç Var

(Bir yerel seçim sonrası yazısı) Seçim sonuçlarına elbette sevindik. Bu yerel seçim, otoriter bir iktidarın …

20 Yorumlar

  1. Gökhan Kaya şahsen tutarlı bulduğum bir yazar değil. Ayrıca bu “Kemalist teyze” klişesinden de sıkıldım. Ortalama Kemalist Teyzenin AKP öngörüsü liberal soldan daha doğru çıktı diye mi bu öfke? Şaka bir yana Demirtaş’ ı severim ama Gezi’de darbeyi gördük demesini o kadar kolay affedemiyorum. Yine de boykotun care olacağını sanmam 2010’da ne olduğu ortada.

  2. Gökhan Kaya anlaşılan Gün Zileli’nin yazılarını pek iyi takip etmemiş. Uzun zamandır kendisini takip eden biriyim ve Zileli’nin hiçbir yazısı Kürt hareketini siyasi söylemlerinin dışında tuttuğuna dair bir izlenim bırakmadı bende. CB seçimleri ile yerel seçimlerin farklı değerlendirilmesi gerektiğini kendisi zaten “Boş Oy Vereceğiz” yazısında açıklamış. Yerel seçimlerden önceki süreçte yazmış olduğu yazılarda da BDP/HDP’nin desteklenmesi gerektiği yönünde ifadeleri bulunmakta. Gökhan Kaya’nın bu durumda Zileli’nin yazılarını takip etmediği sonucuna varıyorum. Ayrıca kendisi Zileli’yi tanımlarken şu anda ne düşündüğüne değil sürekli eski Aydınlıkçı geçmişine vurgu yapıyor. Güya bu öyle kuvvetli bir zehir ki yıllar geçse de beyninizi zehirlemeye devam edermiş. Vay be! Aydınlık zehri beyinden atılamıyormuş Gökhan Kaya’ya göre. Demek o derece kuvvetli.

    Zileli Demirtaş’ın toplumun tüm kesimlerini kucaklamadığı yönündeki eleştirisinde de haklı. Demirtaş şu ana kadar tarihi ileri götürmek adına ne yapmış? Toprak ağalığı ve feodalizm hakkında bir söz mü etmiş? Kimlik siyasetinden başka bir şey bilmiyor. Sürekli mağdur edebiyatı yapıyor. Kimlik siyaseti tabii ki olmalı, Kürt hareketini de inkar etmiyorum ve olumlu yönlerini takdirle karşılıyorum ama Demirtaş’ın söylemleriyle Gezi sürecinde ortaya çıkan ilerici/solcu/sosyalist insanların eylemleri arasında bir bağlantı kuramıyorum.

    Kürt hareketi kendini öyle bir merkezde görüyor ki Demirtaş eleştirilince sanki Kürt hareketini reddediyormuşsunuz gibi size saldırıyorlar. Herkes Kürt hareketine göre düşünecek ona göre adım atacak bundan sonra. Kürt hareketini eleştirirseniz anarşist olsanız bile eskiden içinde mücadele ettiğiniz örgütlerin düşüncesinde olmakla itham edilirsiniz.

  3. Abi, Gökhan Kaya’yı ciddiye almayın. Turnu(liberal)sol sitesinin hangi partiye angaje olduğu malum. Bu yazarın bu sitedeki görevi de sosyalist-solun aklı başında unsurlarına (ÖDP, TKP ve Halkevleri başta olmak üzere) habire küfretmektir. Gülüp geçiniz.

  4. Gaffar Yakınca

    Bu arkadaşın Gün Zileli’ye laf etmesi için önce bir abdest alması lazım. Tabi mümkünse kulağına su kaçırmadan. Ben vaktiyle PKK’nin ÖDP’yi tehdit etmesi üzerine bir yazı yazdığımda “ÖDP’liler sağcı bir lümpenin yazısını paylaşıyor..” diye aklınca jurnalcilik ediyordu. o zaman cevabi bir yazının küçük bir bölümünde bu yancı arkadaşın ağzının payını verdim.

    turnusolcu’ların sol adına konuşacak itibarları da ehliyetleri de yoktur. gün zileli’de eleştirilecek çok yön olabilir ancak bu turnusolcuların altından kalkamayacağı bir iştir. bennim eleştirimse şudur : sayın gün zileli ağabey, sen benim gibi akılsız bir adam değilsin, sadece biraz çılgın birisin, ne demeye bu arsız adamların yazılarını buraya koyarsın?

    ilgili yazım şudur :

    http://deligaffar.com/2014/05/10/pkk-sol-odp-papa-ve-gaffar-devam-niyetine/

    bu arkadaşı rahatsız eden, alerji yapan yazı da şudur :

    http://deligaffar.com/2014/05/08/pkk-ve-solcular-ya-da-hay-kafaniza-alper-kadar-tas/

    dikkat ederseniz ne o yazıda ne de bu yorumda bu kişinin adını bir kez bile ağzıma almadım. benim salyalı sümüklü deli ağzım bile bu isimleri anmayacak kadar temizdir.

  5. selam Gaffar kardeşim. Yazılarını ilgiyle okuyorum. Linkini verdiklerini de hemen okuyacağım. Gökhan’ın yazısını buraya aktarmaya gelince… Şöyle bir ilkem var: İnsan öncelikle aleyhindeki yazıları aktarmalıdır okuyucularına. Okusunlar ve değerlendirsinler diye. Hem böylece sansür geleneği ile de alay etmiş oluyoruz. Kim korkar hain eleştiriden 🙂

  6. “Geçen seçimlerde ‘Tatava yapma bas geç” deyiverdi. İşi güçlü olduğu yerde MHP’li adaya bile oy veririme getirdi.”
    *
    Yazarın o yazılardan anladığı bu mudur?
    Zeka, akıl, analitik çözümleme nedir? Karakter nedir?
    *
    Takımındaki sefil, ceza sahasında kendini yere atmış, sen de görmüşsün; hakem de yemiş bunu, lehine verdiği penaltıyı da gole çevirmiş “adam” olarak koşuyor, taraftarına o bilinen sevinç gösterilerini utanmazca yapıyorsun… Ama maçı, o utanmaz gol sevincine karşın 1-3 mağlup bitiriyorsun!
    Bu yazar o adam işte… O zavallı delikanlı futbolcu… Kazanmak için her şeyi çarpıtılmış haliyle görmek isteyen…

  7. Özet geçiyorum; Gün Zileli Demirtaş’ın “kapsayıcı” olmadığını söylemiş. Gökhan Kaya bir sürü şey söylemiş ama “kapsayıcıdır” diyememiş.

  8. Gaffar’ın verdiği bağlantılardaki yazıyı okudum…
    “kendi dümen sularında olmayan her solcuya nasıl hakaretler yağdırdıklarını…”
    Bir tür “terör” uyguluyorlar…
    Hem de kendilerine yapılan zulümden de az ya da çok payını almış olanlara! Hiç sıkılmadan… Umursamadan, düşünmeden.. (Zaten bu işi yapan gencecik adamlar da kim bilir ne okurlar? Ne için düşünecek zamanları olmuştur; ezberledikleri, ezberletilen hep aynı retorik…)
    Bu bir “politika”… Bilinçli bir yöntem… Türkiye Sosyalistlerinin vicdanını, yalnızca ezilmiş Kürt halkının acılarına “hapsetmek” istiyorlar; kendi ulusculuğunu reddetmiş olanlara, “Kürt Ulusalcılığına” biat etmeyi dayatıyorlar… Bir “ulusal kurtuluş savaşı” ile özgürlükçü sosyalist mücadelenin alakasızlığını, Gaffar’ın andığı yöntemle bizi salak sanarak yutturmaya çalışıyorlar; olmadı aba altından sopa göstermeler… Şimdilik “sözel” terör… Şimdilik…

  9. ”Bu ülkede kendisine solcuyum diyen ve birlikte yürümekten gurur duyduğumuz gerçek sosyalistler var. Bir de “ulusOlcuyum” diyen bir zihniyet var. Onlar bize emperyalizmin kucağından sesleniyorlar haberleri yok. . .” Selahattin Demirtaş

  10. Demirtaş’ın Gezi konusunda söyledikleri de henüz hafızalarda canlı…

  11. Taylan Özgür

    “Benim de Kürt arkadaşlarım var”dan gayrı argümanınız yok. Ezgi Başaran’ın yazısına verdiği yanıtta apaçık milliyetçilik yapan Gaffa Yakınca’yı ise ciddiye almak mümkün bile değil.

    Ülkücü Mansur Yavaş’ın, solcularla ilgili söylediklerini unutma hızınıza da hayran oldum Gün Bey… Ya da oy vermeye karar verince hafızanızı yitiriyorsunuz.

  12. Yazar Demirtaş seni neden kapsamıyor Gün Zileli diyor. Zileli kendi adına mı konuşuyor yoksa orta sınıf kemalist kesimin temsilcisi mi?

  13. Cevap için bu sitedeki Kemalizm kategorisinde yer alan yazıları bir göz atıver.

  14. HDP partizanlığı yapan kimselerle tartışılamıyor, O. Gürsel’in dediği türden bir baskı ağız birlikleri var. Bugün devletin bile Kürdistan’ı telaffuz ettiği bir ortamda partizanlık kolay. Zor olan devlete rağmen ezilen halkların partisi olma iddiasındaki politikaları eleştirebilmek. Zileli’nin yaptığı bu. ”Eski Aydınlıkçı” ”Beyaz Türk Kemalist kafa” yaftaları bu partizan arkadaşların sığlıklarını ve yine sığlıklarını ele veriyor sadece.

  15. “Aydınlıkçı” sözünün bu bağlamda hakaret olarak kullanılması da ayrı bir garabet. Bu “iyi günün dostu” liberal abimizin steril dünyasından çok uzak, karanlık ve çetin dönemlerde Aydınlıkçılar, Kürt halkının haklarını savunup onca bedeller ödediler. Bu abi TİİKP savunmasını okumuş mudur? 2000’e Doğru dergisini bilir mi? Hizbulkontra tarafından katledilen Halit Güngen’i bilir mi? Sosyalist Parti’nin 1992’de neden kapatıldığını bilir mi? Kasaplar Deresi toplu mezarını kimin günışığına çıkardığını bilir mi? “Zonguldak-Botan el ele” sloganını hiç duymuş mudur? Mehmeh Bedri Gültekin ve Bayram Yurtçiçek isimlerini duymuş mudur?
    Aydınlıkçılar en sağcılaştıkları dönemde bile Kürt köylüsünün antifeodal mücadelesinin yanında oldular.

  16. Gaffar Yakınca

    Taylan Özgür arkadaş, Ezgi Başaran’a cevabi yazımda nerede “apaçık milliyetçilik” yaptığımı belirtir misin lütfen? Burada ya da benim blogumda yapabilirsin. Kaçıncı defadır Kürtçü arkadaşlardan aynı eleştiri geliyor ama nerede dediğimde de somut bir şey gösteremiyorsunuz. Biraz vicdanlı olun, daha Kürdistan’a Kürdistan bile diyemeyen bir yazar Kürt dostu olurken ben milliyetçi oluyorum öyle mi? Kafanızdaki milliyetçilik tanımı : kişinin sizinle aynı fikirde olmaması. Böyle garabet olur mu?

    Gün Zileli’nin hiç bir yerde “benim de kürt arkadaşlarım var” gibi tuhaf bir şey yazdığına rastlamadım. Internette tartıştığınız ergen kemalistlere karşı kullandığınız basma kalıp yakıştırmalar her yerde işinize yaramaz. Soluklanın ve anlamaya çalışın.

  17. HDP’ye oy vermeyen ya da eleştiren herkesi Kürt düşmanlığı ile ulusalcılıkla suçlama sığlığı da kabak tadı verdi. Türkiye’de öteden beri süren ve bir tabana karşılık düşmeyen bu liberal tayfa, “Yetmez Ama Evet”in hazin iflasının ardından AKP’den tası tarağı toplayıp HDP’ye göç etti ve bütün çirkefliklerini de oraya taşıdı. Benim iddiam HDP’nin ulusalcı bir siyaset olduğudur. Bunun en aleniyet kazandığı şey de tam bu, “Kürt düşmanı” suçlamasıdır. Neredeyse tek değerlendirme ölçütü, “Kürt, non-Kürt”… İP’den tek farkları demokratik bir ulusalcılığı savunmaları. Ama AKP destekçiliğini bu “demokratik ulusçuluğun” neresine sığdırıyorlar bilemem.

  18. akp destekçiliği, doğru saptama.

  19. bir zamanlar gün zileli

    “Deli Gaffar kardeşim. Yazılarını ilgiyle okuyorum.”

    “Demirtaş’ın Gezi konusunda söyledikleri de henüz hafızalarda canlı…”

    “HDP’nin AKP destekçiliği, doğru saptama.”