Fikret Başkaya / Yaşlılara Ölüm…

 

“ Eğer bir sonununuz varsa ve çözümünü politik sınıftan bekliyorsanız, iki sorununuz var demektir”

                                                                                                                                              Albert Einstein

Korona Virüs salgını birçok şeyi açık etti. Ahlâkî değerlerin ne kadar aşındığını, değer ölçüsünün nasıl yok olduğunu, dayanışma- yardımlaşma duygusunun nasıl köreldiğini, ekonominin ne kadar kırılgan bir zemin üzerinde durduğunu, dinci iktidarın kendisi için krizi nasıl bir fırsata dönüştürdüğünü, Korona Virüsle ‘mücadele’ söyleminin reel bir karşılığı olmadığını, insanlar açlık ve yoksullukla boğuşurken, ”iş bitirici” kapitalistlerin nasıl hızla zenginleştiğini, uluslararası dayanışma diye bir şeyin esâmesinin bile okunmadığını, Saray Rejiminin zaten son derecede sınırlı hakları-özgürlükleri nasıl budadığını, bütçenin, hazinenin ve doğanın yağma ve talanının nasıl hızını artırarak  yol aldığını gösterdi…  

Aslında kapitalizm söz konusuyken başka türlü olamazdı. Zira kapitalizmin bir ahlakı yoktur. Her şeyi metalaştırıyor, şeyleştiriyor, canlı olan ne varsa ölü metalara dönüştürüyor. Kapitalizm her şeyin ‘satılık’ olduğu netameli bir uygarlıktır. Aynı bundan 173 yıl önce Marx’ın Felsefenin Sefaleti adlı ünlü eserinde söylediği gibi: “  “En sonunda, insanın ayrılmaz parçası olan her şeyin alış- veriş ve pazarlık konusu olduğu zaman gelip çattı. Bu, o zamana kadar el değiştiren fakat ticaret konusu olmayan, erdem, duygu, kanaat, bilgi ve bilinç gibi şeylerin de ticaret konusu olduğu bir zamandır. Tek kelimeyle her şey ticaret konusu oldu. Bu genel kokuşma ve evrensel ölçekli alış – veriş dönemidir. Eğer ekonomik terimlerle ifade etmek gerekirse, bu, maddi olsun manevi olsun, her şeyin gerçek değerinin saptanması için pazara getirildiği bir zamandır.”[1] … İşte bu yüzden kapitalizme, kadavra medeniyetidiyorum… Hala metalaştırılmamış, ticaret konusu olmayan bir şey kaldı mı?

Saray rejimi baştan itibaren Korona Virüsle mücadele ediyormuş gibi yapıyor. İnsanlara bir maske dağıtmayı bile beceremeyen bir iktidar, sonrasını getirebilir miydi? Korona virüse karşı sözde tedbirler bir tek şeyi gözetiyor: Gözü doymaz, ‘iş bitirici’ kapitalistlerin sömürüsünü, yağma ve talanını güvence altına almak! Bir yılı aşkın bir zamandır 65 yaş üstü insanlara zulmediyor… Onları evlere hapsederken, fabrikalarda işçiler dirsek-dirseğe çalışmaya, inşaatlar kan-ter içinde yükselmeye devam ediyor. Küçük esnaf açlığa mahkûm edilirken, AVM’ler açık…Aslında küçük esnafı tasfiye etmek demek, büyüklerin pazarını büyütmek demektir… Aksi halde AVM’leri de kapatmak gerekmez miydi?

İyi de Saray neden 65 yaş üstü insanları sürekli kapatıyor? Üstelik çifte aşı da yapılmışken? Aslında bu sebepsiz değil… Yaşlılar, kapitalizm için muteber değildir… Neoliberal kapitalizm dahilinde eğer bir insan artı-değer üretim aşamasında ‘işe yaramıyorsa’, üretilen malın alıcısı değilse, bankalardan kredi de talep etmiyorsa sistemin ilgi alanı dışındadır. Üretmiyor, az tüketiyor, kredi de kullanmıyorsa, sistem için lüzumsuzdur… Onlara ödenen emekli aylıkları, sağlık harcamaları da kapitalistlerin (büyük hırsızların) elinden kaçan telef edilmiş kaynak sayılıyor… Oysa, çocukların, sakatların, yaşlıların kaderine yabancılaşmış bir toplum, ‘uygar toplum’ iddiasında bulunamaz…  

Korona günlerinde kimlerin nasıl hızla zenginleştiğini hatırlayın… İnsanlar yiyecek ekmek bulamazken, çaresizliğe mahkûm edilmişken, geçilmeyen yolların, köprülerin, tünellerin, uçulmayan hava alanlarının, yatılmayan hastanelerin, müteahhitlerine yüz milyonlarca dolar ödenmesi, bu iktidarın salgınla mücadele söylemi hakkında bir fikir vermiyor mu? Bu kadarı bile bu rejimin gerçek niyetini açık etmiyor mu?  

Virüs sınırdan geçtiğinde yapılması gereken, sürecin yönetimini işin ehline bırakmayı gerektiriyordu. Bu iş için ehil kurum da TTB olduğuna göre, sürecin yönetimini, Tıp uzmanlarına bırakılması gerekiyordu. Oysa Saray, TTB’yi terörist ilan ederek işe başladı… Bir de muhalif belediyeleri düşman ilan etti…Bu kadarı ondan sonra neler olabileceği hakkında bir fikir veriyor olmalıydı… İktidar tarafından oluşturulan ‘Bilim Kurulu’, geride kalan dönemde iktidarın yaptıklarını ‘kabullendirmenin’ aracı olmanın ötesine geçemedi… Bilim namusunun gereğini yapmadılar… Asıl yapılması gerekeni yapmadılar… Varlık nedenlerine ihanet ettiler… Bilim insanı gibi değil, uzmanlıklarını iktidara satan bireyler gibi davrandılar… Hiçbir zaman kamuoyuna durumla ilgili bir açıklama yapmadılar. Açıklamalar, kendisi de bir kapitalist olan Sağlık Bakanı ve Saraydan yapıldı… Eğer siz bir kapitalisti sağlık bakanı yaparsanız, o da bu işi bir kapitalist patron gibi yapar… Gerçek veriler hiçbir zaman açıklanmadı… Yalanla, yok saymayla salgınla mücadele edilebilir miydi?

Esasen sağlık hizmetlerinin özelleştirildiği durumda hiçbir salgınla gerektiği gibi mücadele edilemez. Sağlığın metalaştırılması, bir kâr arıcına dönüştürülmesi, hekimlik [tababet] kavramının defterden silinmesidir… Hekimlerin topluca bu sefil özelleştirmenin karşısına dikilmesi, “bu bizim varlık nedenimizi ortadan kaldırmak anlamına geliyor…” demeleri ve ettikleri yenime sadık kalmaları gerekmez miydi? Elbette başta TTB olmak üzere bir kısım hekim, özelleştirme rezaletine itiraz etti ama hekim çoğunluğu yangına körükle gitti… Şimdilerde Türkiye’deki hastanelerin yaklaşık %40’ı tıp kapitalistlerinin elinde… Çektiğiniz acıdan, derdinizden milyarlarca dolar kâr ediyorlar… ‘Kamu hastanesi’ denilenlerde de adı konmamış bir özelleştirme almış başını giriyor… Bir de bu kepazelik bir başarı öyküsü olarak sunulabiliyor… Paran kadar sağlık demek utanılacak bir şey değil midir? Yolu hastaneye düşenler bilir: Kapıdan girdiniz mi önce vezneyi gösteriyorlar…

Geride kalan bir yılı aşkın zamanda yapılanlara bakılırsa, bu dinci iktidardan kurtulmadan Korona Virüsten kurtulmak mümkün olmayacak…


[1] Felsefenin Sefaleti…

Hakkında Gün Zileli

Okunası

MHP Takozu! (ve Artı-Gerçek’teki yazılarımın Sona Erişine İlişkin Kısa bir Açıklama)

Bu yazı, her zamanki gibi cumartesi gecesi Artıgerçek’te yayınlanmak üzere yazılmıştı. Dün, (yani 10 Mayıs, …

Tek yorum.

  1. 1970 li yıllara geri dönelim.ABD esas hedefi Faşist iktidarı kurup.el Kaide türü Terörsti SSCB sokmaktı.KKK N K Ersunla Darbe planlandı.Rh Ecevit Suikast denemeleri,Kanlı 1 Mayısla Reysen Şura beklemeden emekli edildi.Evren kondu.Reisler üzerinden proje olgunlaşınca,Sivil kanat Öxall güvenerek darbe yapıldı.Kullaktan dolma bu Ekonomist Banker rezaletiyle Finaskapital yıkıldı.Kapı önüne kondu.ABD finansmanıyla ANAP kuruldu.Bilerek Kamu işletmeleri batırılırken.Sermaye dar sınıfı yaratmak için değişik adlarda para aktarıldı.Deneyimsiz toydan Servet vererek Burjuva olmaz.Eskilerin yasağı bit ince Siyaset alanı parçalandı.Hoca öne çıktı.İran ile flört Pentagon,CIA da tepki çekti.ABD tarfından kurulan MİT ve Öxall tarfından Sivilleştirilmiş MİT Müsteşarı Sönmez Köksala verilen dosyayı 28 Şubat MGK okumasıyala Hocanın kuru tulması başlar.ABD çıkarlarıyla ters düştüğü için Katılımcı Demokrasiyi değil Taşeron Yobazları sever.Mikroskopla araştırıp İmpara toru buldu.ABD 1600 Avrupalı yerleşimcilerin yayılmasıyala Kolonilerin kurulmasıyla temelden Kapitalizm başlar. Kendi için de onarımlarla bu güne gelir.Dünyanın en büyük Tefecileri $ ve Federal Rezervin sahibi.ABD Başkanı IMF 500 milyar $ gönderdim derken arkasında bu Tefeciler Kefil olduğu için işlerlik gücü var.Rusyada Kum saatini ters çevirir gibi Kapitalizm kurulursa Oligarklar soygun düzeni kurulur.İmparator iyice lime lime olmuş Siyasi Partilerin katıldığı saçimde LasVegas Kâr usulü ekseriyet sağlandı,bir şeyi gözden kaçırmışlar Defosu vardıı.Stajyer Lewinsky gibi Politikacıları Rudolph Valantinoya önünü aç emriyle Saltanatını inşa etti..Öxall batığı Kamu işletmeleri haraç mezat bitirildi.Sıra geldi Ümmetçi Burjuva yarat maya,Devlet Erkinde kalması gereken denetim,yürütme yetkisi parçalanarak paylaştırdı.Sermaye birikimi için Vergi gelirleri aktarıldı.Devlet kasası boşaltmayla Kovit salganı çıktı.Boş zamanlarında Yüksek okula uğramış.Bilgi ve yeteneği olmayınca sistemi de yıktığı için seyirci kaldı.Maskeyi geç Üretemeyeceği Aşıyı en son sipariş eden oldu.Merkez Bank Döviz stoğu ka der kısmet oyununda basıp harcandı.Ellerine verilmiş Tank projesine uygun parçaları toplayıp yürütemediler.Şehirlerde Körf ez Depremi yaşanmış.Yeni düzen alınmış.Parçaladı,Devlet gideri denetletilmeyerek Ümmet Burjuvaya bypass.Modern Gece kondulaşma İmar Bar ışı diye aflarla para toplarken,depremsiz Yerleşim yerlerini Sel süpürdü.Ümmet,İhvan diye saçıldı,Ülk eye sınırlardan Başıbozuk Proletarya doldu.Yerli İşsizlere ithal işsizler eklendi.Kazanovalıktan Emekli olan Ruduolph Valati nonun yerine Miskin Luis de Funes ile fahri Baldızı Calamity Jane aldı.Birdir bir,Çember çevirme,İp atlama vb oynayacakla rı yerde hep birlikte Siyasetçilik oynuyorlar.Sn Başkaya ne olacak Ülkenin hali diye soruyor.Her önlem yada ıslah etme bir Burjuvanın gelirini vurursa.Başı bozukluk sürer gider.Siyaset Esnafıda seyreder.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir