Konuk Yazarlar

Fikret Başkaya / Alaturka ‘Çitleme’…

‘Çitleme’ İngilizce ‘enclosure’un’ karşılığı. Kabak çekirdeği çitlemek değil… İngiltere’de XVI’ıncı yüzyılın başında müşterekler kapsamında olan tarlalar, otlaklar, su kaynakları, yaylalar, ormanlar, parklar, ortak yaşam alanları… yeni yetme kapitalistler, büyük tüccarlar tarafından çitlerle çevrilerek, özel mülk kategorisine indirgeniyor, oralarda yaşayan insanlar yüzyıllardır üzerinde yaşadıkları topraklardan kovuluyor, mülksüzleşiyor, proleterleşiyor, yaşam alanlarından ve …

Devamını Oku

Halil İbrahim Özkurt / Devrim Ama Nasıl?

Olduk olmadık değişimlere, iktidar değişikliklerine hatta burjuva reformlarına bile “DEVRİM” dendi.  Zorunlu giysi gibi tek adamların dayatmaları bile devrim olarak gösterilmeye çalışıldı. Bu konuyu biraz irdelemek, tartışmak istiyorum. Yaklaşık 5 bin yıl önce bereketli topraklar üzerinde, sonraları tarıma elverişli olan Sarı Irmak bölgesi, İndus Vadisi ve Güney Amerika’da komünal yaşamdan karşı devrim …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Büyüme Değil (Küçülme)

“Sınırlı bir dünyada sınırsız büyümenin mümkün olduğuna inanan, deli değilse iktisatçıdır”                                                                                                           Kenneth Boulding Ekonomik büyüme, burjuva iktisatçılarının, burjuva politikacılarının, yüksek devlet ricalinin ‘amentüsü’ haline gelmiş bulunuyor… Slogan şöyle: ‘ekonomi büyüyecek, tüm sorunlar çözülecek… Ekonomi yüz yıldır büyüyor lâkin bütün gösterge ışıkları kırmızıda, değilse sarıya dönmüş bulunuyor… Bir ekonomi yılda …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Eleştirel düşüncenin vazgeçilmezliği…

“Hiç düşmanın yok mu? Bu nasıl mümkün oldu? Her halde ya gerçeği hiç söylemedin ya da adaleti hiç sevmedin!” Santiago Rámon y Cagal Eğer düşünce ‘gerçek düşünceyse onu alt-etmek, etkisizleştirmek, engellemek mümkün değildir. Zira, düşünce ifade edilip muhatabına ulaştığında, insanlar tarafından duyulup-içselleştirildiğinde artık ‘gerçekleşmiştir’. Bu yüzden neyin düşünce olduğu, düşüncenin …

Devamını Oku

Mehmet Emin Yıldırım / Taşrada ‘Milli Edebiyat’la Uğraşmak

De Gids. Jaargang 169 (2006)– [tijdschrift] Gids, De– Auteursrechtelijk beschermd VORIGE VOLGENDE Geçenlerde kaybettiğimiz Mehmet Emin Yıldırım’ın Hollanda Dijital Kütüphanesinde 2006 tarihinde Hollandaca yayınlanan yazısının Türkçesini burada yeniden yayınlıyoruz. Bu vesileyle Mehmet Emin Yıldırım’ı sevgiyle anıyoruz. Juul HondiusOver dit hoofdstuk/artikelAUTEURSJuul HondiusMehmet Emin YildirimLANDENover TurkijeÇocukluğum ve ilk gençlik yıllarım Doğu Anadolu’nun büyük yerleşim merkezlerinden biri …

Devamını Oku

Faik Akçay / Kitap Yorum: Sovyetler Birliği’nde Devlet Terörü ve Gulaglar, Gün Zileli

Daktilo 1984’ten alınmıştır “Sovyetler Birliği’nde Devlet Terörü ve Gulaglar”1 adlı yapıt, Gün Zileli’nin titiz bir araştırması. Yapıt, SSCB’de sosyalizm adı altında yapılan uygulamaların gerçek yaşama nasıl yansıdığını, özellikle bu uygulamalara karşı çıkan yazar, çizer, düşünür ve politikacılara neler yaşatıldığını gözler önüne seriyor. Gulaglar2, SSCB’de “Toplama Kampları”na verilen isim. Bu kamplar, SSCB’de İşçi …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Siz dine karışırsanız, din de size karışır…

Bütçe görüşmelerinde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, “sizin tarikat-cemaat dediğinize biz STK diyoruz” demesiyle, laiklik tartışma gündemine gelir gibi oldu… Diyanet İşleri Başkanlığı  3 Mart 1924’de Şeriyye ve Evkaf Vekaletinin yerini aldı. 1924 Anayasası’nın 2. maddesinde: “Türkiye Devletinin dini, dîni İslamdır” deniyordu. 1928 yılında yapılan değişiklikle ‘Devletin Dini İslamdır maddesi …

Devamını Oku

Ernest Mandel / GERİ ÜLKELERDE SOSYALİST DEVRİMLER

Geleneksel Marksizm, genel olarak göreceli olarak geri olan ülkelere -Doğu ve GüneyAvrupa ve hatta daha fazla Asya ve Latin Amerika ülkeleri- Marx’ın çok iyi bilinen şuformülasyonu ışığında bakıyordu: daha ileri ülkeler daha geri olanlara bir büyüteçtenbakarcasına, onların gelecekteki hayalini gösteriyorlar. Bu formülasyonun vardığı sonuç şuoldu: sosyalist devrimler önce en ileri …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Terörü ve Teröristi Nasıl Bilirsiniz? (1)

                                               “Bu insanlığın bir parçası olmaktan utanıyorum”                                                                        Ramallah’lı (Filistin) bir kadın Aslında yazının başlığı, “Neyin terör, kimin terörist olduğuna kim karar veriyor” da olabilirdi…  7 Ekim’den beri Filistin’de yaşananlar, ‘Batı Medeniyeti’, ‘Uluslararası Toplum’ denilen hakkında biraz kafa yormayı gerektirmiyor mu? Elbette Filistin halkının maruz kaldığı devlet terörü sadece 38 …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / “Muasır Medeniyeti yakalayıp üstüne çıkmaktan” “Türkiye Yüzyılı’na”… Bir iflasın kısa öyküsü…

“Bir toplumsal formasyonun başarısı düne göre bugün neye sahip olduğuyla değil, fakat karşı kaşıya olduğu sorunları çözebilme yeteneğiyle ölçülür”. (1) “Muasır Medeniyet” denilen 500 yıldır Dünya’nın geri kalanını sömüren, yağmalayan, talan eden kolonyalist, emperyalist, kapitalist Batı’dır… Batı ile dünyanın geri kalanı (Asya, Afrika, Latin Amerika) arasındaki ilişki, sömürü, bağımlılık, hakimiyet  …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Mezarlıkları ne zaman imara açacaksınız?

“Modernlik, insanların geçim araçlarına sistematik olarak yabancılaşmasından ve hayatın bekasını sağlayan doğal ortamlar ile ekosistemlerin ortadan kaldırılmasından ayrılamaz”.                                                                                                Jonathan Crary Kapitalizm, ücretli emek sömürüsü, karşılığı ödenmeyen kadın emeği ve doğa yağma ve talanıyla yol alan bir sistemdir. Sınırsız büyüme-genişleme-yayılma eğilimine ve dinamiğine sahiptir… Varlığını büyümeye borçludur. Aslında söz konusu …

Devamını Oku

İbrahim Özkurt / MARKSİST SOL, ULUS DEVLET İLE MİLLİYETÇİLİĞİN, TEMSİLİ DEMOKRASİ İLE PARLAMENTONUN ESİRİ OLDU.

Yalansız sitesinden alınmıştır. Burjuvalar, bilimi ve üretim tekniklerini sahiplenerek imparatorlukları parçalayıp ulus devletler inşa ederlerken, temsili demokrasi ve buna bağlı olarak parlamentoyu koydular kitlelerin önüne. Milliyetçiliği ise ulus devlet dini olarak pazarlamayı başardılar. Öyle ki, zamanla semavi dinler yetmiyormuş gibi, milliyetçilik ulus devletlerin en güçlü dini haline getirildi.  Marksist sol …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Merdan Yanardağ veya tabuya dokunmak!

T.C. varlığını Kürt varlığının inkarına borçludur. Yüz yıldır Kürtleri katlediyor, işkence ediyor, hapsediyor, dilini, kültürünü, tarihini yasaklıyor… Ve Kürtler, her türlü, şiddet, baskı, yasak ve devlet terörüne kahramanca direniyor… Yüzyıllık bir sorun olur mu? Laik, demokratik, sosyal-hukuk devleti denilende pekâlâ olabiliyor… Türkiye’nin halk düşmanı rejimi, modernlik, ‘ilericilik’, çağdaşlık retoriğiyle kendini …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Etik yozlaşma veya burjuva siyasetinin sefaleti!

Etik, ‘sorumluluk, dayanışma, sınır demektir’. Potansiyel olarak yapılabilir olandan sakınmaktır. Etikten farklı olarak ‘ahlak’, iyiyle kötünün ayrımını yapar… … Kapitalizm etik değerlere yabancılaşmış bir sistemdir. Her şeyi metalaştırıyor, nesneleştiriyor, şeyleştiriyor, soysuzlaştırıyor, canlı olan ne varsa ölü metalara dönüştürüyor. Bu yüzden boşuna kapitalizme kadavra medeniyeti demiyorum… Oysa, etik değerlere yabancılaşmış bir …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Varlığını “terörle mücadele” retoriğine borçlu bir rejim!

Bağnaz resmî tarih ve resmî ideoloji rejimin niteliğinin tartışılmasını, bilince çıkarılmasını ve anlaşılmasını engelliyor… Ana okulundan Üniversiteye gençlerin bilinci resmî tarih ve resmî ideoloji yalanlarıyla iğdişleştiriliyor… Bu durum köklü bir entellektül zaaf ortaya çıkarıyor… Bilinci köreltilmiş insanlar her söylenene inanır hale geliyor. Osmanlı İmparatorluğunda devlet kutsaldı… Laik, demokratik, sosyal hukuk …

Devamını Oku

Halil Berktay / Bahçeli fenomeni: Kendine canavar

Serbestiyet‘ten alınmıştır. [11-12 Mart 2023]. Şaka gibi. Kara mizah. Çifte standartlılığın doruğu. Uzaya çıkmış hali. “Ele verir talkını, kendi yutar salkımı” tarifi, Devlet Bahçeli’de somutlanıyor. Yıllardır kanıksadık artık. Gene de, sırf Şubat başından bu yana ne dediğini, nasıl dediğini kısaca hatırlamakta yarar var. Aşağıdaki ifadelerin hepsi, 7 Şubat, 14 Şubat, …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Çöküş Tablosundan Çıkmak!

Türkiye ekonomik, sosyal, ekolojik, politik, etik (ahlâkî) ve anlam krizleri sarmalına hapsolmuş bulunuyor. Elbette bu durum sadece son 20 yıllık dinci AKP’nin eseri değil. Çöküş tablosunun gerisinde 1980, 24 Ocak Kararları ve 12 Eylül NATO’cu, Amerikancı faşist darbe, 43 yıl önce alınan viraj var… Neoliberal gericiliğe teslim olmak var… AKP …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Bir genel tekrarın utancı…

14 Şubat 2023 “Para kral oldukça, özgürlük de adalet de mümkün değildir” Albert Camus Yegâne ereği kâr etmek ve kârı büyütmek olan, her türlü etik (ahlâkî) değere yabancılaşmış bir sosyal sistemde şeylerin sarpa sarmaması mümkün değildir. Üretimin aslî (birincil) amacının insan ihtiyaçlarını karşılamak değil, kârı, dolayısıyla sermayeyi büyütmek olduğu durumda, …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Millet ve Vekili

Fikret Başkaya Vekil müvekkili varsayar. İlişkinin yönünün müvekkilden vekile doğru olması gerekir. Başka türlü söylersek, seçilenlerin halk iradesine dayanması ve onu temsil etmesi gerekir. Oysa halk siyasi sürece beş yılda bir kere ‘müdahale’ ediyor. 1825 günde bir… Aslında o bir günde yaptığı da parti başkanı tarafından ‘tayın’ edileni onaylamak… Velhasıl …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Diziler ve dizilenler…

Geride kalan üç on yılda, özel televizyon kanallarının kurulmasıyla Türkiye’de televizyon dizi sanayii önemli bir gelişme kaydetti. Dizi üretimi hızlı bir tempoyla arttı. Türk dizileri 150’den fazla ülkeye (Orta-Doğu, Kuzey ve Kara Afrika, Orta ve Güney Amerika) ihraç edildi. İhracatın portesi yılda 350 milyon doları aşmış görünüyor. Aslında diziler reklamlarla …

Devamını Oku