Gün Zileli

  Provokasyonlar ve ajan-provokatörler! Geçenlerde yakın bir arkadaş çevresi olarak oturmuş, yakın gelecekteki siyasi gelişmeler ve doğal olarak, Türkiye’nin güncel siyasetiyle ilgilenen herkesin aklına gelen olası provokasyonlar üzerinde konuşuyorduk. Oradan konu, 10 yıl önceki Gezi mücadelesine kaydı. GEZİ’NİN ERDEMLERİ Bir arkadaş, o kadar büyük kitlesel olaylara rağmen kitlenin en ufak …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Millet ve Vekili

Fikret Başkaya Vekil müvekkili varsayar. İlişkinin yönünün müvekkilden vekile doğru olması gerekir. Başka türlü söylersek, seçilenlerin halk iradesine dayanması ve onu temsil etmesi gerekir. Oysa halk siyasi sürece beş yılda bir kere ‘müdahale’ ediyor. 1825 günde bir… Aslında o bir günde yaptığı da parti başkanı tarafından ‘tayın’ edileni onaylamak… Velhasıl …

Devamını Oku

Kitap Yakmak ve İfade Özgürlüğü

Artıgerçek Uğur Mumcu’nun anısına… İsveç’teki kuran yakma olayı öylesine dallı budaklı bir tartışmayı davet ediyor ki, tek tek her birinin üzerinde enine boyuna durmak bu yazının çapını aşar. CUI BONO (KİME YARADI?) Önce, olayın hangi boyutlarının üzerinde durmayacağımı belirteyim. Örneğin, İsveç ya da Danimarka aşırı sağının İsveç’in NATO’ya girmesini sabote …

Devamını Oku

İran-Türkiye “Fay Hattı”

Artıgerçek Sarsıntılı toplumsal gelişme ve değişimlerle yeryüzündeki sarsıntılı değişimler arasında bir benzerlik olduğu düşünülebilir. İkisi de derinlerde biriken enerjinin ürünüdür; İkisi de değişimi ön sarsıntılarla haber verir aslında; bununla birlikte büyük depremin ya da toplumsal altüst oluşun zamanını kimse öngöremez; ikisinde de büyük sarsıntıdan önce yüzeye çıkan belirtiler görülür, örneğin …

Devamını Oku

Halk TV’deki Milliyetçilik Tartışması Üzerine

Artıgerçek Ülkü Ocakları eski genel başkanı Sinan Ateş’in suikasta uğraması ve Cumhur İttifakı içinde yer alan parti ve güçlerin bu suikast karşısında ölümcül bir sessizliğe bürünmesi, dikkatleri genel olarak milliyetçi, özel olarak Ülkücü harekete çekti. UZUN YILLAR SONRA Bu bağlamda, Halk TV’den Şirin Payzın, geçen haftaki tartışma programını (6 Ocak …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Diziler ve dizilenler…

Geride kalan üç on yılda, özel televizyon kanallarının kurulmasıyla Türkiye’de televizyon dizi sanayii önemli bir gelişme kaydetti. Dizi üretimi hızlı bir tempoyla arttı. Türk dizileri 150’den fazla ülkeye (Orta-Doğu, Kuzey ve Kara Afrika, Orta ve Güney Amerika) ihraç edildi. İhracatın portesi yılda 350 milyon doları aşmış görünüyor. Aslında diziler reklamlarla …

Devamını Oku

“Burjuva Özgürlükleri”mi?

Artıgerçek “Bütün ülkede siyasi hayatın boğulmasıyla birlikte, Sovyetlerdeki yaşamın da giderek sönükleşmesi kaçınılmaz. Genel seçimler, engelsiz basın ve toplantı özgürlükleri, özgür fikir mücadelesi olmadığında, tüm kamu kurumlarındaki yaşam sona erer, bürokrasinin tek başına etkin unsuru meydana getirdiği sahte bir yaşama dönüşür… Kamusal yaşam yavaş yavaş uykuya dalar…” (Rosa Luxemburg, Rus …

Devamını Oku

Evlere El Koymak ?!

Artıgerçek Yeni Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) (M. A. Aybar’ın başkanlığındaki 1960’ların TİP’i ve Behice Boran’ın başkanlığındaki 1970’lerin TİP’i ile karıştırılmamalıdır) Başkanı Erkan Baş, bir soru-cevap programında, iktidara geldiklerinde bir kararname çıkarıp bütün kiralık evlerin, içlerinde oturan kiracılara ait olduğunu ilan edeceklerini söylemiş. Demek yüz yıllık “sosyalizm” deneylerinden gereken ders çıkartılamamış. …

Devamını Oku

HOLODOMOR !

Artıgerçek Her Kasım ayının son cumartesi günü Holodomor kurbanlarını anma günüdür. Bu yıl da, 26 Kasım’a rastladı. Ukrayna dilinde Holodomor “açlıktan öldürmek” anlamına gelir. 1932-33 yıllarında, o zamanki Sovyet hükümetinin zorla kolektifleştirme ve ürünlere tohumuna varıncaya kadar el koyma politikası sonucunda üretimin durmasıyla Ukrayna’nın Kuban bölgesinde, tahminlere göre, 1 milyon …

Devamını Oku

Büyük İllüzyon!

Artıgerçek 12 Mart 1965 tarihinde Kozlu’da, grev yapan maden işçilerine jandarma tarafından açılan ateş sonucunda iki işçi öldürülmüştü: Satılmış Tepe, Mehmet Çavdar. Bu olayı protesto eden Fikir Kulüpleri, Ankara-Cemal Gürsel Meydanı’nda bir yürüyüş düzenlemiş, yürüyüşe, hâlâ lise sıralarında sürünmekte olan 19 yaşında çiçeği burnunda bir sosyalist genç olarak ben de …

Devamını Oku

Maximilien Rubel – Marx Anarşizmin Teorisyenidir

Çeviri: Eylem Canaslan 1973 Ne teorisinin sınırları ve dökümünü ortaya koyabilmiş, ne de bu teorinin normları ve uygulama alanını tanımlamış çömezlerin yüzünden Marx, mitolojik bir dev, kendi kaderini demirde döven homo faber’in alim-i mutlaklığı ve kadir-i mutlaklığının figürü haline geldi.Bu ekolün tarihi yazılmayı beklemektedir, fakat en azından bu ekolün kaynağını bilmekteyiz: …

Devamını Oku

NATO: Korkak ve Sinsi!

Artıgerçek Rusya’nın bu yılın başlarında Ukrayna’ya saldırmasıyla birlikte, bir savaş paktı olan NATO, hakkında en çok konuşulan ve tartışılan kuruluş oldu. XX. Yüzyılın ikinci yarısının başında kurulan NATO, “dehşet dengesi” denen nükleer savaş tehdidi koşullarında, kendisi tarafından sadece “caydırıcı” bir güç olarak tanımlanmış, herhangi bir bölgesel savaşa doğrudan karışmamış, üyesi …

Devamını Oku

Mülkiyet ve Hırsızlık!

Artıgerçek Bundan birkaç ay önce Troçkizan bir Marksist-Leninist grubun seminerini izlemiştik. Konuşmacı, 19. Yüzyılın ilk yarısında yaşamış anarşist filozof Pierre-Joseph Proudhon’un (1809-1865) eleştirisi temelinde, bugünkü ekolojist otonom grupları veya yerel kooperatif hareketleri hedef aldı, Gezi mücadelesini bile Proudhon’un “partinin öncülüğü”nü reddeden görüşlerine bağladı. Bu arada, Proudhon’un, Marx’ın da eleştirisine hedef …

Devamını Oku

Fikret Başkaya / Katar’da futbol şovu veya insanlığın sefil halleri…

Kapitalizmin her ileri aşaması, daha çok metalaşma, nesneleşme, şeyleşme, daha çok paralılaşma, daha çok soysuzlaşma, etik (ahlâkî) yozlaşma demektir… Kapitalizm sınırsız büyüme-genişleme dinamiğine ve eğilimine sahiptir. Oysa, etik sınır demektir… Potansiyel olarak yapılabilir olandan sakınmaktır. Velhasıl kapitalizm etik (ahlâkî) değerlere külliyen yabancılaşmış bir sistemdir… Sadece insan emeğini (çalışmasını) metalaştırmıyor, insan …

Devamını Oku

Evrensel Gazetesinde Hakkımda Çıkan Yazıya İlişkin Kısa Bir Düzeltme

Flutv’de İlker Canikligil’in benimle yaptığı, 17 Ekim 2022’de yayınlanan “1972 Karanlığı” başlıklı söyleşi üzerine bugünkü (30 Kasım) Evrensel gazetesinde Hakan Güngör imzalı bir yazı yayınlanmış. Tartışmayı severim. Demagoji unsurları barındırdığı için polemikten uzak durmaya çalışırım. Çarpıtmadan ise nefret ederim. Bu kısa açıklamada, sadece Hakan Güngör’ün yazısındaki bir çarpıtmayı düzeltmekle yetineceğim. …

Devamını Oku

Dünün ve Bugünün Terörizmi!

Artıgerçek Günümüzdeki “örgütsel terörizm”, 19. yüzyıl sonlarıyla 20. yüzyıl başlarında ortaya çıkan “bireysel terörizm”le önemli zıtlıklar içeren bir anomalidir. Rusya’daki otokrasinin baskısına karşı çıkan, özgürlükçü ruhlu gençler, tepkilerini, otokrasinin ve işkencelerin sorumlusu olarak gördükleri valilere, polis şeflerine, hatta doğrudan Çar’ın kendisine yöneltmiş, bomba vb. silahlarla suikast eylemleri düzenlemişlerdir. Arkalarında büyük …

Devamını Oku

Kuyudan Adam Çıkartmak!!!

Artıgerçek 1960’lı yıllarda İsmet İnönü’nün, yaşlı Celal Bayar’ı hapisten çıkartması, o zamanın siyasi literatürüne bir deyiş armağan etmişti: “Kuyudan adam çıkartmak!” Aslında insanî açıdan baktığımız zaman İsmet İnönü’nün “kuyudan adam çıkartma” girişimi hiç de olumsuz bir şey değildi. Devrin siyasi gelişmeleri yüzünden içeri atılmış yaşlı bir insanı hapiste tutacaktınız da …

Devamını Oku

Son Tahlilde İki Cephe Kalır…

Artıgerçek Siyasi alan ikide bir karışır, sonra yatışır gibi olur, yeniden karışır. Bu böyle sürüp gider. Siyasi alan kaygan bir zemindir, isteseniz bile ortada bir yerde sabitlenemezsiniz. Ya hasım siyasi güçlere ya da doğal müttefiklerinize doğru kayarsınız. Siyasi mücadelede, özellikle yeni ortaya çıkan güçler “üçüncü cephe”, “üçüncü yol” vb. gibi …

Devamını Oku

Mülksüzlerin Mülksüzleştirilmesi?!..

Artıgerçek Biz ’68 gençliği, işçileri olduğu kadar köylüleri de çok severdik. Bir devrim romantizmimiz vardı ve bu romantizmde işçiler kadar köylüler de büyük yer tutuyordu. Gençlerin köylere gidip sol propaganda yapmaya başlamaları, bu gençler henüz Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesi ya da sempatizanıyken, ta 1965’e, hatta daha öncesine uzanır. Rusya’da …

Devamını Oku

İşçi Sınıfı Derken?!

Artıgerçek Tarihte, gerçek öncü müfrezesinin başını çektiği işçi sınıfıyla, bu sınıf adına hareket ettiğini ileri süren siyasi grupların ya da örgütlerin veya partilerin (“işçi sınıfı partileri”nin) toplumsal mücadele alanında buluştukları örnekler sayılıdır. Bu sayılı örneklerde de, hemen belirteyim ki, kurmaca değil, ama gerçek işçi sınıfı, sonuçta hiç de kârlı çıkmamıştır. …

Devamını Oku