Ortadoğu

Fetih… İşgal… Kurtuluş…!!!

Artıgerçek Savaşlar genellikle devletlerin egemenlik taleplerinden ya da iddialarından çıkar. Bir devlet, bir ülkenin topraklarına göz koyar ve sonunda savaş çıkarıp o ülkeyi kısmen ya da tamamen işgal eder. İşgalci devlet, bu eylemine meşrulaştırıcı adlar koyar. Daha kadim zamanlarda bu tür işgallere “fetih” adı verilirdi. Örneğin “İstanbul’un fethi” gibi… Daha …

Devamını Oku

Cengiz Çandar’dan Açıklama

Merdan Yanardağ’ın Cengiz Çandar’la ilgili iddiası üzerine, Çandar’dan bir mesaj aldım. İzniyle aynen yayınlıyorum: Sevgili Gün,Merdan Yanardağ’ın Doğu Perinçek’ten ithal ettiği, hakkımda hayatım boyunca maruz kaldığım en aşağılık, en iğrenç iftiraya ilişkin gösterdiğin duyarlılığa nasıl teşekkür edeceğimi ve nasıl bir şükran duygusu duyduğumu bilemezsin. Bunda ne var ki diyebilirsin, ama …

Devamını Oku

İran-Türkiye “Fay Hattı”

Artıgerçek Sarsıntılı toplumsal gelişme ve değişimlerle yeryüzündeki sarsıntılı değişimler arasında bir benzerlik olduğu düşünülebilir. İkisi de derinlerde biriken enerjinin ürünüdür; İkisi de değişimi ön sarsıntılarla haber verir aslında; bununla birlikte büyük depremin ya da toplumsal altüst oluşun zamanını kimse öngöremez; ikisinde de büyük sarsıntıdan önce yüzeye çıkan belirtiler görülür, örneğin …

Devamını Oku

Dönemin Trendleri (2): Bölgesel Hegemonya Savaşlarının Faili Otoriter Rejimler

Artıgerçek Sovyetler Birliği’nin 1990’da çökmesiyle birlikte dünya, çift kutupluluktan çok kutupluluğa evrildi. Bunun nedeni, ABD’nin de güç kaybettiği koşullarda, çift kutupluluğun geriliminden ve zorunluluklarından kurtulan, kendilerinin yeterince güçlü olduğunu düşünen kimi devletlerin çevrelerine doğru daha rahat yayılma olanağı bulmaları, yani bölgesel hegemonyacılığa girişmeleriydi. Bu devletler, Sovyetler Birliği mirasını devralan Rusya …

Devamını Oku

Dönemin Trendleri (1): Uzatılmış Bölgesel Hegemonya Savaşları

Artıgerçek Birinci Dünya Savaşı (1914), o zaman konan adıyla bir emperyalist dünya paylaşım savaşı’ydı. İki emperyalist blok dünyanın yeniden paylaşımı için birbirine girmişti. Bu savaşta, doğal olarak, devrimciler, anarşistler, sosyalistlerin radikal kesimi (daha sonra komünist adını aldılar) bu savaşta herhangi bir emperyalist blokun yanında yer almayı reddetti. Yenilgiciliği ve emekçilerin, …

Devamını Oku

1991 Körfez Savaşı’ndan sonra Irak’taki Şûra Ayaklanmaları Üzerine

Dün yazıyı karışıklıklarla yayınlamıştık. Fakat bir arkadaşın yardımıyla bu teknik zorluk giderildi. Aşağıda metnin düzeltilmiş halini bulacaksınız. G.Z. Çev. İhya Kahraman Kısa bir ön açıklama… “Soğuk Savaş”ın son yıllarında mollaların İran’ına doğrudan saldırmayı göze alamayan ABD ve diğer batılı güçlerle onların Orta Doğu’daki müttefikleri (Suudi Arabistan, Kuveyt vs.), Saddam’ın ipini …

Devamını Oku

Demir Küçükaydın / Rojava’yı İşgal İçin Halep Bahanesi

Bu hükümet ve Erdoğan, bir punduna getirip Rojava’yı işgal etme hevesinden ve niyetinden vazgeçmiş değil. Önceleri Kobani düşsün diye bekliyor, Kobani düşünce de, kamuoyunda oluşacak infial ve tepkiyi ve bunun oluşturacağı baskıyı kullanarak, IŞİD tehlikesini bahane ederek fiilen Rojava kantonlarını “Güvenli Bölge” adı altında işgal etmeyi; böylece Koalisyon’un desteğini almayı …

Devamını Oku

Demir Küçükaydın / “Şimdi Kobane, Peşmerge ve ÖSO tarafından işgal ediliyor”

Demir Küçükaydın’ın yazısının içeriğine uygun olarak başlık tarafımdan konulmuştur. G.Z. İndir 2014-10-24 – Bir Resim İki Haber.rtf İndir Slayt gösterisi göster (1) Tümünü zip olarak indir   Bir Resim İki Haber Aslında görmek isteyen göz için her şey açık. Kobane’de savaşanlar defalardır, bizim savaşçıya değil silaha, ilaca ihtiyacımız var diyor. …

Devamını Oku

Demir Küçükaydın / Barzani Peşmergelerinin oraya gitmesine karşı direnmek gerekmektedir

Demir Küçükaydın’ın “Dünden Bugüne Gelişmeler, İhtiyat ve Gelecek” yazısının ilk bölümünü, konunun önemine binaen yayınlıyorum. Yazının başlığını ise yazının sonundaki bir cümleden kendim seçtim. G.Z   Kobane direnişi etrafındaki gelişmeler birden bire baş döndürücü bir hız kazandı. Kobane, sadece IŞİD’e karşı değil; şimdiden Türk Devleti ve Hükümetine karşı da bir …

Devamını Oku

İç Yıkım, Dış Müdahale…

  İki yüz yılı aşkın modern devrimler tarihi bize şunu gösteriyor: Devrimler hem dış müdahaleyle hem de iç yıkımla yenilgiye uğratılır. Ortadoğu’daki son IŞİD olayını ve ABD müdahalesini de bu perspektifle ele almak gerekir. Fransız Devrimi, daha baştan iki yıkıcı güçle karşılaştı: Dışarıda İngiltere’nin başını çektiği krallık yanlısı muhafazakâr ittifak; …

Devamını Oku

Karaburun Bilim Kongresi/SURİYE’YE SALDIRIYA HAYIR! SAVAŞA HAYIR!

  Kapitalizmin yeniden yapılanması döneminde Orta Doğu’nun emperyalistlerin çıkarlarına uygun hale getirilme girişimleri, halkların direnişine rağmen devam ediyor. İnsanlık dışı her türden aracı kullanıyorlar. Son olarak Suriye’de çıkartılan iç savaşın lehlerine sonlanabilmesi için ülkenin kundaklanmasına yönelik girişimler ayyuka çıktı. Kundaklama için son gerekçe, Suriye’de geçtiğimiz günlerde kimyasal silahla gerçekleştirildiği yönünde …

Devamını Oku

Oya Baydar/Erdoğan, Obama, durun! İntihara koşuyorsunuz

T24’ten alınmıştır.     Tarih04.09.2013 01:18 Artık vakit daraldı, son umutlar tükenmek üzere. Suriye’ye müdahale konusunda her şey yazıldı, her şey söylendi. AKP güdümü ve etkisindeki “yandaş” tabir edilen medya, sahibinin sesi başdanışmanlar ve Parti kurmayları hariç, “Suriye’ye müdahale doğrudur” diyen pek kimse yok. Türkiye halkı bu savaşa karşı; tıpkı …

Devamını Oku

Emperyalist ve Hegemonyacı Saldırının Karşısında, Suriye Halkının Siperlerinde…

    Zorba güçler bir yere saldıracakları zaman daima kendilerine göre “haklı” gerekçelerin arkasına saklanırlar. Hitler, Çekoslovakya’ya saldırmadan önce, Südet bölgesinin Alman olduğu ve Südet Almanlarının plebisitinin, burada yaşayan halkın Almanya ile birleşmeyi ortaya koyduğunu ileri sürmüştü. İkinci Dünya Savaşının başlangıcında SSCB, sahte bir Finlandiya hükümeti kurdurmuş ve bu hükümet, …

Devamını Oku

Fikret Başkaya/Suriye’yi neden çökertmek istiyorlar?

+   “ Gaz kullanımıyla ilgili tereddütleri anlamakta güçlük çekiyorum. Oysa biz Barış Konferansında gazı sürekli bir savaş yöntemi olarak kesin karara bağladık. Şahsen uygar olmayan halklara karşı zehirli gaz kullanılmasına açıkça taraftarım.” Winston Churchill, War Office Minute, 12 Mayıs 1919 Burjuva uygarlığı yalan, ikiyüzlülük ve çifte standart üzerinde yol alıyor. …

Devamını Oku

Kapınızı Kapatmayın…

  KIZ ÇOCUĞU Kapıları çalan benim kapıları birer birer. Gözünüze görünemem göze görünmez ölüler. Hiroşima’da öleli oluyor bir on yıl kadar. Yedi yaşında bir kızım, büyümez ölü çocuklar. Saçlarım tutuştu önce, gözlerim yandı kavruldu. Bir avuç kül oluverdim, külüm havaya savruldu. Benim sizden kendim için hiçbir şey istediğim yok. Şeker …

Devamını Oku

Bana Kullandığınız Aleti Söyleyin, Size Kim Olduğunuzu Söyleyeyim!

Acaba daha kaç kere tecrübe edilmesi gerekecek… Bütün ordular, bütün polis teşkilatları emekçilerin, ezilen halkların düşmanıdır. Bu teşkilatlar bir an için çözüldüğünde, onun içinde yer alan subaylar, erler, polisler insanlaşırlar; Mürsi yıkıldığında Tahrir Meydanı’nda olduğu gibi, üstüne saldırdıkları insanlarla birlikte, zafer işareti yaparak hatıra fotoğrafları çektirirler. Ama teşkilat bir kez …

Devamını Oku

Foti Benlisoy/Devrim İçin Tek Yol “3. Meydan”

Mısır’da iki küsür yıllık devrimci süreç, belki de tarihinin en keskin dönemecinde. Ordu kendince çok başarılı bir manevrayla Mursi karşıtı büyük kitle hareketinin talep ve özlemlerini paylaşıyor görünerek halkın muhtemel bir zaferini alenen çaldı. Böylece Yüksek Askeri Konsey aracılığıyla ülkeyi doğrudan yönettiği devirde uğradığı itibar kaybını büyük ölçüde telafi etmiş …

Devamını Oku

Orduların İşlevi…

Orduların işlevi birbirlerine karşı yenilmek, dış sömürge halklarına veya iç sömürge haline getirdikleri, bulundukları ülkenin halklarına karşı savaşmaktır. Kısaca söyleyecek olursak, ordular birbirlerine karşı savaşmazlar, savaşamazlar ama halklara karşı savaş aleti olarak oldukça işlevseldirler. Birbirleri karşısında yelkenleri suya indirirken, halklar karşısında aslan kesilirler. Cesaret anlamında değil, vahşet anlamında. Bunun o …

Devamını Oku

Fikret Başkaya/Mısır ve devrim/darbe tartışmasına dair.

    “Bireyler ancak bir başka sınıfa karşı ortak mücadele yürüttüklerinde bir sınıf oluştururlar, bunun dışında bir rekabet ortamında düşmanca karşı karşıya gelirler.                           Karl Marx Toplumun sınıflara ayrıldığı neolitik çağın başından beri, insanlık varoluşunu güçlünün güçsüzlüğüyle, güçsüzün gücü arasındaki çelişki belirledi. Bir tarafta asıl gücün sahibi olan ama gücünün …

Devamını Oku

Devrimci Zamanlar ve Rüyalar…

    Devrim zamanları normal hayatın bütün kalıplarını, anlayışlarını, sınırlılıklarını altüst eder, kırar, toplumu ve bireyi dönüştürür, parti programlarını ve ideolojik kalıpları dağıtır. Örneğin Haziran-Gezi devriminden önce, bir gece rüyamda, aşırı ırkçı ve Kürt düşmanı Türk Solu (Genç Türk) ile BDP’yi aynı parkta yan yana, Türk bayrağı taşıyan gençle BDP …

Devamını Oku